İçe dönüklük mü Sosyal kaygı mı?

İçe dönüklük mü Sosyal kaygı mı?

İçe dönüklük yapısal özellik gibidir. İçe dönük bir kişi yalnızlığından keyif alır. Çevresinde az ve öz insan olsun ister. Bir çok insanla Yüzeysel ve gündelik basit konuşmalar yapmak yerine, ona anlamlı gelen ve derin sohbet edebileceği az sayıda kişiler olsun ister hayatında. Tercihe bağlı seçimler yapar. Kalabalık şeklindeki ortamlara da katılır ama bir süre sonra kendi başına kalmayı ister. Başkalarının onun hakkındaki düşüncelerine dair kaygıları yoktur. Bu şekilde mutludur sadece.

Sosyal kaygı yaşayan bir kişi için ise sosyalleşmeye dönük bir istek duyar ancak kaygılı duygu ve düşünceleri onun adım atmasına engel olur. Yoğun şekilde “değerlendirilme” kaygısı hisseder en temelde. En basit bir sohbet bile onun için bir performanstır adeta. Acaba saçma bir şey söyler miyim? Ya söylediklerime gülerlerse, Ya kimse dinlemezse, benim aptal olduğumu düşünecekler gibi kaygılı düşünceleri onu adım atmaktan alıkoyar. Adım atmadıkça kendi kabuğundan çıkamaz. Bir kısır döngü içinde devam eder yaşam. Zaman geçtikte de kemikleşen bir yapı oluşur.

Sosyal kaygı yaşayan bir kişi psikoterapi yöntemleri ve psikolog desteği ile onda kaygı yaratan durumlarla baş etme becerileri geliştirebilir. Adım adım yapılacak planlamalar ve kaygılı düşünceler üzerinde özel çalışmalar aracılığıyla, onu sınırlayan ve engelleyen durumların üstesinden gelir ve dolayısıyla yaşam kalitesi artar. Engeller onu yönetmez, o kontrol kumandasına geçer.

İyi dileklerimle,

Uzman Klinik Psikolog İlknur Yılmaz

Dönüşüm Psikolojik Danışmanlık ve Psikoterapi Merkezi

Ataköy’Bakırköy

İletişim: 02126617887